10 Ekim 2015; “unutmayacağız, unutturmayacağız, asla
unutulmayacak,” denmişti. Belki hala diyenler vardır ama sesleri pek
duyulmuyor. Olsun biz yüreklerini yine de duyuyoruz. Ama bazen yürekteki ses
yetmiyor.
Bizi unuttular
sevgilim. Ellerimiz tutarken birbirini bir alev topu geldi kondu aramıza.
Aşkımızın alevi miydi bu ? Yoksa “bölücü” bir bombanın infilakı mı ? Artık
anlıyorum örgütlere neden “bölücü” dediklerini. Biz bir bütünken seninle, o
alev topu gelip böldü bizi ikiye. Barış ve aşk için havaya kalkan ellerimiz
dört ayrı yana savruldu.
“Unutturmayacağız!” demişlerdi. Havada savrulan insan
uzuvlarını ne çabuk unuttular sevgilim ? Gökyüzündeki kan kokusunu, sirenlerin
seslerini, can çekişenlerin çığlıklarını… Bizi ne çabuk unuttular ? Hadi bizi
geçtim, bizi kim niye hatırlasın da Veysel’i unuttular be sevgilim. Bizim
Veysel; hani babasıyla el ele yürürken…
Hatırlamadınız mı ? 10 Ekim 2015 ? 9 Yaşındaki Veysel’i ? O
gün vücudum alevler içinde yanarken, asfalta fırlamış olan gözüm gördü; Veysel’in
canını alırken ölümün bile utandığını.
Güzelim memleketimde masum ve güzel şeyler istemenin çok
ağır bedelleri vardır. Bu kuralı Veysel 10 Ekim 2015’te çok acı bir şekilde
öğrendi. Ben ve sevgilim de. Hatta 103’ümüz de.
Bizleri: barış için sabrederken ölenleri unuttular. Tek hatırlayanlar ailelerimiz.
Ellerine tutuşturulan siyah ceset torbalarını nasıl unutsunlar ? Ceset
dediysem, işte bizden geriye ne kaldıysa koymuşlar içine, öyle bir şey yani.
Aynı acı için feryatlar yükseldi gökyüzüne 103 ayrı haneden.
103 evin ocağı söndü o gün. Belki de bacalarından bir daha asla duman
yükselmedi. O gün bütün ışıklar biz rahat uyuyalım diye terk etti ülkeyi, hepsi
bizle birlikte toprağa gömüldü.
Karanfiller bıraktılar mezarlarımıza, resimlerimizi
meydanlarda gezdirdiler, isimlerimizi kazıdılar kaldırım taşlarına. Hapsoldu
bütün acılar; taş, mukavva ve bir avuç toprağa. Ola ki değerse Ankara’da eliniz toprağa
burnunuza götürün, koklayın. İnsan nerede ölürse oralı olurmuş. Biz Ankaralıyız
artık, toprağının kokusundayız.
Unutmayın.
10 Ekim 2015’in anısına.
Kabil
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder