İşlevsizliğinin farkında olan birine hayat daima fazla
zordur. “Hiçbir işe yaramama hissinin” doğurdu çaresizlikten bahsediyorum.
İçilen tatsız tuzsuz çaylar, gereksiz siyaset muhabbetleri, havası leş gibi
olan parklar ve sonsuz enerjiye sahip bir mutsuzluk hissi. Bunlar yetmezmiş
gibi bir de geçmek bilmeyen bir “zaman” var. Zaman gerçekten çok aşağılık bir
şey. Pusuya yatmış usta bir avcı gibi senin en gafil anını bekler. Mutsuz bir
an geldiğinde geçmek bilmez. Aklın ile sanki bir oyuncakmışçasına oynar durur. Zaten
izafiyet teorisinde de yanlışlık var; zamanı bükmek için ışık hızı değil bolca
mutsuzluk gereklidir. İşte o zaman zamanı durdurmuş olursun. Genç bir bedenin
içine sıkışmış yüz yıllık bir ruh…
Kabil
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder